
Yılın sonuna gelirken bu sene daha da fark ettiğim ve uygulamaya geçirmek için ciddi anlamda çaba sarf ettim bir nevi bir felsefeden bahsedeceğim. Aslında Martin Seligman tarafından Amerika’da pozitif psikoloji kavramı olarak da ortaya koyulan yeni bir akım bu.
Kısa bir açıklama yapmak gerekirse pozitif psikoloji
- Zayıf yönlere değil, güçlü yönlere odaklanan
- Güçlü yönlerden elde ettiğimiz kaynakları daha etkin kullanmamızı sağlayan
- Bunu yaparken de kişiye kendisini takdir etmeyi öğreten
Bir yaklaşım getirdi.
Ben bu konuda uzman değilim. Ancak George Mason Üniversitesi tarafından verilen bu konuda bir workshop’a katıldım. Gerek eğitimlerimde, gerekse danışmanlık hizmetlerimde bunun iyi bir uygulayıcısı olmaya çalıştığımı söyleyebilirim.
Neyi mi kast ediyorum?
Öncelikle güleryüzü ve moral vermeyi. Eğitimlerime katılanların birçoğu “iş hayatından yorgun, yine mi eğitim alıyoruz” ruh haliyle sınıfa giriyorlar. Çok doğal. Onlara,
“Bir şey öğretmeye değil, zaten bildikleri birçok beceriyi kullanabilecekleri masaüstü kısayol oluşturmaya geldiğimi” söylüyorum.
Zira yetişkin eğitimi akademik bilgi verme yarışı değildir. Önemli olan; kısacık zaman biriminde katılımcılara farkındalık yaşatmaktır.
Neyi yapamadıklarına odaklananları, neyi iyi yaptıklarına ve yapacaklarına odaklandırıyorum. Hepimizin iyi yapamadıkları her zaman vardır.
İlk başlarda sürekli olumsuz yaklaşım gösterenlerin dahi, eğitimin sonunda yanıma gelip,
“Kendimi şimdi çok daha iyi hissediyorum. Sağolun hocam” dediğine çok kez şahit oldum.
İnsanların motive edilmeye, takdir edilmeye ihtiyaçları olduğunu öğretiyor bu bana.
Tüm bu süreç içerisinde kendime de ne kadar çok “ yapamadın, beceremedin” dediğimi fark ettim.
Aslında kendime ne denli acımasız olduğumu da…
Artık elimden gelenin en iyisini yaptığıma eminsem, başardıklarım için kendimi kutlamayı öğrendim.
Daha iyisini yapmaktan vazgeçmek değil elbette kast ettiğim. Ancak takdir etmeyi bilmeyen insanların varlığını biliyorum ve konuyu kişiselleştirmiyorum.
Bir eğitmen ve danışman olarak en büyük gözlemlerimden biri de; bu sanırım. Yöneticilerimiz, maalesef genel olarak ekip arkadaşlarının güçlü yönlerine odaklanmayı bilmiyorlar. Takdir etmeyi herkese 5 verme mantığıyla yapan yöneticilerimiz de, arkadaşlarının gelişimlerine nasıl sekte vurduklarını…
Arada çok ince bir çizgi var aslında.
Bir kişinin güçlü yönlerine odaklanmak, onu sürekli övmek demek değildir. İşin açıkçası övgü; maalesef yönetimde içi boş bir kavramdır. Mesele onu gerçekten tanıdığınızı, onu tanımaya vakit ayırdığınızı belirtecek nitelikte bir geribildirimde bulunma becerisi kazanmaktır.
“Ben mükemmeliyetçiyim” demek kolay değil. Kendimde bu –meli, -malı denilen zıt kutuplu düşünme sistem hatasını fark ettim. Ve bunun önce kendimin, sonra da başkalarının güçlü yönlerine odaklanmamdaki en büyük engelim olduğunun da…
Aslında bunu fark etmek bence yolun yarısı…
Kendimizi beğendirme endişesiyle ve suçlayıcı ebeveynle büyümüş bir çocuk isek, bu davranışı farkında olmadan modeller ve kendimize acımasız davranmaya başlarız.
Bunu fark eden ve çalışma disiplinimden emin olan müşterilerimin “ Bana sakin olun. Harika olmuş” dediğini birçok kez duydum. Ne komik değil mi?
Ayrıca insanlara “ beceremedim, anlamışımım, yardım eder misiniz? “ dediğimde nasıl hoşgörülü ve yardım sever olabileceklerini de.
Demek istediğim; güçlü yönlere odaklanma becerisi, önce kendimizle başlar. Kendimizi olduğumuz gibi kabul etmek ve kendimize hoşgörülü olmakla. Ancak bunu başarabildiğimizde, başkalarının da güçlü yönlerini görmeye, onları takdir etmeye başlarız.
Mesele, zayıfları tamir etmek değil, güçlü olduğumuz alanlardaki becerilerimizi diğer taraflara aktarabilmektir.
Tüm bunları yaparken ben, öğrenme aşkımı, merak duygumu ve azim becerimi kullandım.
Şimdi bir düşünün bakalım.
Siz hangi kaynaklara sahipsiniz?
Sevgilerimle
Başak Tecer
Sitede Başak Tecer imzasıyla yer alan her türlü makalenin tüm hakları saklıdır. Hiçbir şekilde izinsiz kopyalanamaz, alıntı yapılamaz. Marka patent no: 2014-32347.Aksi bir durumda yasal işlem başlatılmak zorunda kalınacaktır.
Önerilen Eğitimler: Özmotivasyon, lider yönetici, ik ve stratejik iç iletişim, etkin geribildirim verme ve alma, NLP ile kişisel liderlik