
Bu cümleyi son zamanlarda çok duyuyorum. Hatta en son bireysel koçluğunu yaptığım bir arkadaşımdan duyunca bu konu hakkında yazmaya karar verdim.
Bence eğitimci olmak dünyanın en güzel işi. Çünkü sürekli öğreniyorsunuz.
Yeri gelmişken, bir yanlış anlaşılmayı düzeltmek isterim. Eğitim veren kişi, konunun en üst düzeyde uzmanı olmayabilir. Eğitimci eğitim verdiği konu hakkında en çok bilgiye sahip olan kişi olmayabilir. Veya konu hakkındaki deneyimleri nedeniyle diğer pek çok insandan farklı birisi olmayabilir.
Bence eğitimci olan kişi sürekli öğrenen insandır. Yani düşünce yapısı olarak hem öğrenmeye açık hem de sürekli öğrenen.
Ben eğitim vermeye başladığım zaman, eğitim verdiğim her konuda çok iyi ders çalışmam gerektiğine inanıyordum. Bu nedenle bir üniversite öğrencisi gibi araştırarak, bilgileri toplayarak ve uzmanlarla görüşerek hazırlanırdım. Şimdi, aradan geçen 16 yıla rağmen, hala çok iyi ders çalışmaya önem veriyorum. Eğitimci olmak istiyorsanız, bence bu nokta iyi bir başlangıç. Ne ile karşılaşacağınızı ve nasıl üstesinden geleceğinizi bilmek adına kesinlikle iyi bir başlangıç.
Şimdiye kadar eğitim vermek, eğitimci olmak konusunda konuştuğum herkesin, işin bu kısmını çok rahat yapabileceğini biliyorum.
Eğitimci anlatacak hikayeleri olan bir kişidir.
Eğitim vereceğiniz konuda deneyiminiz varsa, anlatılmaya hazır hikâyeleriniz var demektir. Sadece deneyimi hikâye haline getirmek gerçekten kolay değil. Eğitimin hedefine hizmet etmesi, katılımcıları etkilemesi (ama hayallere sürüklememesi), gerçekleştirilebilir olması önemli başlıklar. Ham bir deneyimi alıp hikâye haline getirmek becerisi zaman içinde gelişiyor ve eğitimde çok işe yarayan bir yöntem oluyor.
Diyelim ki, deneyimlerinizden bir hikâye çıkmadı. Olsun, başkalarının hikâyelerini kullanabilirsiniz. Bu konuda yazılan kitaplar, blog’lar var. Yazarın adını kullanmak koşulu ile belki de kendi hikâyelerimizden çok daha ilginç ve renkli hikâyeler kullanabiliriz.
Eğitimci; eğitim sırasında hem kendi, hem de ekibin enerjisini yükseltebilir.
Beni en çok etkileyen eğitimciler, sunacakları konuları yüksek bir enerji ile anlatabilenlerdir. Onların enerjisi katılımcılara da geçer ve eğitimde geçen süre olduğundan çok daha kısaymış gibi gelir. Keşke daha fazla zaman olsa, daha çok beraber olsak, eğitimciden daha fazla faydalansaydık diye düşünürüz. İyi bir enerji akışı, eğitimcinin başarısıdır.
Eğitim sunmak, katılımcıların zihinlerinde yeni kapılar açmaktır. Katılımcıların her zaman gördüklerine bu kez farklı bir açıdan bakmalarını sağlamaktır.
Bence eğitimi sihirli kılan, katılımcıların kendilerini aydınlanmış hissetmelerini sağlayan bu seviyeyi yakalayabilmektir. Çok basit olmadığını kabul ediyorum. Temel olarak bir eğitimin amacı neyse onu başarması önemlidir. Eğitim hedefine ulaştıysa (ki hem ROI* hem ROE**) olarak ölçümlenmesi gerçekten kolay değildir) eğitimin katılıcıya farklı bir bakış açısı kazandırması pastanın üzerindeki krema gibidir.
Eğitimci olmak istiyorsanız lütfen olun. Bu hayalinizi gerçekleştirin. Eğitim verirken öğreneceğinize kendinizi geliştireceğinize eminim. Zaten günlük hayatın içinde birçok kısa süreli eğitim veriyor ve alıyoruz.
Tuba Onay
Nobel İlaç Eğitim ve İK Uzmanı
*ROI: Return on investment (yatırımın geri dönüşü).
**ROE: Return on expectation (beklentinin karşılanması).
Önerilen Eğitimler: Eğitimcinin eğitimi, eğitimde ustalaşmak, Sunum teknikleri, beden dili