Psikolojideki beş kuralı anlarsan çok daha kolay bir hayatın olur. Kendimiz ve başkalarının yaşadığı psikolojiyi anlamak hayatımızı çok daha mutlu bir hale getirir. Hepimiz geçmişimizde yaşadığımız deneyim ve etkileşimlerden kaynaklı kısıtlayıcı inançlarımızın, rahatlamamıza engel teşkil etmesinden dolayı acı çekiyoruz. Belki de hayatımızda birçok kez birçok kişi tarafından başaramadığımız söylendiği için kendimizi yetersiz hissettik veya başkalarının bize tepkilerini veya niyetlerini yanlış anladık. Hayatımızı engelleyen ve kendimiz ve başkaları hakkında sahip olduğumuz negatif düşüncelerden ancak zihnimizin düşünme şeklini değiştirerek kurtulabiliriz.
Aşağıdaki kurallar hayatımızı kolaylaştırmaya ve ona yeni bir ışık tutmayı sağlayabilir.
1- İnsanlar senin düşündüğün kadar endişelenmezler.
Bu kulağa sert geliyor olabilir, ama gerçek. Başkalarının bizim için düşündükleri şeylere takılı kalmak ya da onların beklentilerine göre davranmak bize zarar verir. Çünkü onlar zaten kendi problemleriyle ve güvensizlikleriyle uğraşmaktadırlar. Bir nevi herkesin derdi kendine durumu…
2- Kim olduğumuz sürekli değişime uğrar.
On yıl önce aynı kişi olduğumuzu ya da on yıl sonra aynı şekilde hissedeceğimiz ya da düşüneceğimizi sanmak kolaydır. Oysa öyle olmaz. Geçmiş, şimdi ve gelecek birbirinden son derece bağımsızdır. Çünkü deneyimler, zihniyetimiz ve hayatımızın koşulları değişir. Bu yüzden karar verirken şimdiki benliklerimizi kullanmalıyız, bugünkü aklımızı…Gelecekteki benliğimizin ne düşüneceğini ve hissedeceğini asla bilemeyiz ve geçmişteki her şey geçmişteki bizden kaynaklanır. Güç ise tamamen şu anda gizlidir.
3- Kendini başkalarıyla kıyaslamayı bırak.
Sosyal medyanın en iyi anlarımızı yayınlayalım baskısıyla başkalarının görünüşte mükemmel hayatlarıyla kendimizi kıyaslamamız kolaydır. Gerçek hayatta yargılanmak ve reddedilme korkumuzla başkalarına en iyi yanlarımızı gösterme eğilimindeyizdir. Gerçek şu ki; hepimiz savunmasız durumdayız. Hepimiz başkaları tarafından kabul edilmek istiyoruz. Kendimizin kim olduğunu görmek yerine başkalarının her şeyi hallettiğini ve bizden daha iyi olduğunu düşünerek zaman kaybediyoruz. Kıyaslama ve kendimizi daha aşağıda hissetmek beyhudedir. Zira en güçlü insanlar olarak gördüklerimiz de içlerinde endişe, şüphe veya güvensizlik taşırlar.
4- Tavsiyelerinizin dinlenmesini beklemeyin.
Problemini net olarak gördüğünüz bir arkadaşınızın çözüm için neye ihtiyacı olduğunu hiç gördünüz mü? Tavsiye veriyorsunuz ama bir kulağından girip, diğerinden çıkıyor? Hayal kırıklığına uğruyorsunuz çünkü tek amacınız ona yardım etmek. Mesele şu ki, hiç kimse, doğru zamanda doğru zihniyette olmadıkça tavsiyeleri gerçekten de dinlemiyor. Günün sonunda insanlar, yalnızca kendi hayat görüşleri ve zihniyetlerini kullanarak kendi gerçekliklerini ve deneyimlerini değiştirirler. Bazen bu sizin tavsiyenizde olur ama çoğunlukla insanlar kendi adımlarında yürürler. Kendinizi bu durumda göz ardı edilmiş veya duyulmamış hissetmeyin, biraz uğraştınız ama bırakın onlar halletsinler.
5- Sadece kendi yanıtınızı kontrol edebilirsiniz.
Bir soruna, olaya veya duruma nasıl tepki verdiğiniz, durumun kendisinden çok daha önemlidir. Hayattaki tutumlarımız, genel olarak ne kadar mutlu olduğumuzu belirler. Vereceğiniz tepki geleceğe sekerek giden düşünceler ve duygulara da neden de olabilir durumu olduğu gibi kabul de edebilirsiniz. Herhangi bir olumsuz durum zorlu olabilir ancak birkaç dakikalığına zihninizi susturarak resmin dışına çıkmak aklınızı sıfırlama ve olayın kendiniz ve başkaları üzerindeki yankılarını anlama konusunda kendinizi eğitmenizi sağlar.
Kaynak: lifehack.org
Yazar: Jenny Marchal